27 Temmuz 2016 Çarşamba

MASALLAR DİYARI KAPADOKYA

       İnsanı derinden etkileyen bir  yer  Kapadokya. Çok geniş bir alan. Yani Kapadokya ,tek bir yeri değil  Nevşehir,Kayseri,Aksaray ve Niğde’yi  içinde barındıran kocaman bir coğrafya. Bu  nedenle ilk kez gidenler için eğer her yer gezilip görülecekse dört –beş gün  ideal bir süredir. Görülecek çok yer, yapılacak çok etkinlik var. Başından sonuna kadar her dakikasını keyifle geçireceğiniz bir rota burası.

     Biz Kapadokya’ya üç kez gitme şansına sahip olduk. İlk ziyaretimizi turla (Jolly Tur) yaptık, diğer ikisini ise kendimiz. Hangisi daha güzeldi derseniz ikisinin de avantajları farklı. Eğer ilk kez gidiyorsanız tur mantıklı çünkü çok fazla yer var ve rehber eşliğinde gezmek o atmosferi anlamak için çok iyi oluyor. Hiçbir şeyi atlamadan hepsini görmüş oluyorsunuz. Kendiniz giderseniz de güzel bir butik otelde konaklama ve lezzetli yemekler yeme şansına sahip oluyorsunuz. Tabii ki göreceğiniz yerleri önceden belirlemeli, çok iyi bir program yapmalısınız. Kısacası Kapadokya’ya birkaç kez gitmek en güzeli.


    Önce konaklamadan bahsedelim. Turla gidiyorsanız zaten kalacağınız yerler belli : büyük oteller.Biz Nevşehir merkezde bir otelde kalmıştık. Otel güzeldi ama bölgeye uzaktı. Kendi gidişimizde butik otelleri tercih ettik ki bu oteller mağara odalarıyla oldukça ilginç geldi bize ve tabii ki çok güzel. Konaklama için en ideal yerler Göreme ve Uçhisar bizce. Çünkü ikisinde de  manzara ve atmosfer harika. Biz her ikisinde de konakladık. Rox Cappadocia (Uçhisar) ve Rox Göreme (Göreme) tercih ettiğimiz otellerdi ve tek kelimeyle mükemmellerdi. Özellikle her iki otelin terasından balonları izleyebilmek çok büyük bir artı.

Rox Göreme'nin terası
Rox Göreme'nin Kahvaltısı

   Şimdi nereleri görmeli dersek uzun bir liste çıkıyor karşımıza. Teker teker anlatmaya başlayalım. İlk durak Ihlara vadisi olsun. Bu vadiye inmek için biraz enerji harcamak gerekiyor çünkü çok fazla merdiven var. Ama her şeye değiyor, aşağı indiğimizde karşımıza çıkan manzara harikaydı. Melendiz çayının yanından güzel bir yürüyüş yaparak doğayla iç içe bir yolculuğa çıkıyorsunuz. Vadide çok fazla kilise var. Bu kiliseler içinde Yılanlı kilise ve Ağaçaltı kilisesi en iyi korunmuş olanlarından. Ve bizce mutlaka görülmesi gereken yerlerden.  Ihlara’dan çıktıktan sonra bu bölgeye yakın olan Derinkuyu ve Kaymaklı yer altı şehirlerini, Narlıgöl krater gölünü ziyaret edebilirsiniz.








   Derinkuyu, Nevşehir’e 30 km uzaklıkta sekiz katlı bir yer altı şehridir. Kalabalık  bir nüfusu barındırabilecek  büyük bir alana sahiptir. Biz belli bir yerine kadar gidebildik çünkü yürüyüş yolu çok çok dardı. Kapalı alan fobisi olanlar ve astım hastaları bu şehirlere girmek için iki kez düşünmeliler bizce. Kaymaklı yer altı şehri ise, Derinkuyu’ya çok yakındır ve hemen hemen ikisi aynı özelliklere sahiptir. Bu şehirlerin oluşumu ise Kapadokya bölgesinin jeolojik yapısının getirisidir. Dediğimiz gibi herhangi bir sıkıntınız yoksa bu şehirlere mutlaka girin çünkü çok ilginç yerler. Daha sonra da Narlıgöl’e uğrayabilirsiniz. Burası da Ihlara yolu üstünde derinliği 70 metreyi bulan,2500 metrekarelik bir alanı kaplayan ve sıcak su kaynağı bulunan bir krater gölü. Kükürtlü ve sıcak suyu nedeniyle şifa kaynağı olan ve fazla ziyaretçi çeken bir yer.











Narlıgöl
     Başta söylemiştik, Kapadokya çok geniş bir coğrafya. Şimdi de Göreme’ye uzanalım. Göreme Kapadokya’nın en popüler yerlerinden. İçinde çok sayıda butik oteli barındıran Göreme manzara olarak da şahane. Bu bölgede öncelikle Göreme açık hava müzesini ziyaret etmelisiniz. Burası çok geniş bir alan, içinde kayalara oyulmuş manastırlar, kiliseler, şapeller, barınma yerleri bulunuyor. Ve bu yerlerin hepsi duvar resimleriyle dolu yanınızda bu resimleri anlamanızı sağlayacak iyi bir rehber varsa şanslısınız demektir. Bizim en çok ilgimizi çeken Kızlar ve Erkekler Manastırı bir de Açık Hava Müzesinin hemen yanında bulunan Tokalı Kilise oldu. Göreme açık hava müzesi aynı zamanda UNESCO’nun Dünya Kültür Mirası listesinde yer alıyor.
Tokalı Kilise




    Göreme ‘de başka ne yapılır sabahın erken vaktinde kalkılır, Aşıklar Tepesi’ne çıkılır ve balonlar izlenir. Balon Kapadokya’nın olmazsa olmazlarından. Balona binmek için sabah güneş doğmadan önce hareket etmek gerekiyor. Eğer sadece izlemek istiyorsanız Aşıklar Tepesi ve Uçhisar Kalesi mükemmel noktalardır.
Uçhisar Kalesi

Aşıklar Tepesi

Aşıklar Tepesi
        Şimdi de peribacalarının en güzel örneği olan şapkalı peribacalarının olduğu Paşabağları’na  uzanalım. Bizim hayalimizdeki Kapadokya’yı işte burası karşıladı. Çünkü buradaki peribacaları bir harika ve oldukça büyüleyici. Devasa kayalardan oluşan şapkalı peribacaları tam bir görsel şölen, buradan ayrılmayı hiç ama hiç istemedik. Ve üç seyahatimiz boyunca da Paşabağları’na birkaç kez uğradık. Belki de en keyifli zamanlar burada geçti.








    Paşabağları  yolu devamında ise sırayı Zelve açık hava müzesi alıyor. Zelve peribacalarının en yoğun olduğu yerlerden ve burada da kayalara oyulmuş kiliseler karşımıza çıkıyor. Bu bölge Hıristiyanların önemli dini merkezlerinden biri olmasıyla da öne çıkıyor ki Zelve de büyük bir alanı kaplıyor.







      Kapadokya’nın en keyifli  rotalarından biri de Hayaller Vadisi olarak bilinen Devrent Vadisi. Bu vadi üzerinde peribacaları çeşitli figürlere benzetilmiştir. Bunlardan en çok bilinenleri deve figürü ve Napolyo’nun şapkasıdır. Gerisi artık sizin hayal gücünüze kalmış zira biz çok fazla figür hayal etmiştik.












    Ürgüp yolu üstünde Kapadokya’nın simgelerinden biri olan Üç Güzeller karşımıza çıkar. Burası üç tane şapkalı peribacasının yan yana bulunduğu görsellik açısından on numara olan bir yerdir.Tabii ki kesinlikle görmek gerekir.Biz her ne kadar üçüncüyü görmekte zorlansak da( üçüncü diğer ikisinden daha kısa)  üçüncü var.
Üç Güzeller

  Peki başka ne yapılır? Ortahisar’a gidilebilir. Burada Tandır restoran var ve tandırı gerçekten nefis. Öğle ya da akşam yemeği için düşünülebilir.







    Daha sonra yine Ortahisar’da bulunan Kızıl Vadi’de harika bir günbatımı izleyebilirsiniz. Burada günbatımı izlemek o kadar moda ki insanlar saatler öncesinden gelip manzarayı en iyi şekilde izlemek için yer kapıyorlar. Ve fazlasıyla kalabalık oluyor. Bu kalabalıkla birlikte güneşin batmasını beklemek ve güneşi batırmak ayrı bir keyif. O anı ölümsüzleştirmek için havaya kalkmış telefonlar, kameralar, fotoğraf makineleri de ayrı bir olay.







    Yine bu bölgenin demirbaşlarından olan nazar boncuklu ağaç var sırada. Neredeyse her yerde bir nazar boncuğu ağacı çıkar karşınıza. Hepsi de güzeldir. Ama bizce en keyiflisi Uçhisar-Göreme arasında, O Ağacın Altı  Cafe’de. Cafe dediysek salaş bir çay bahçesi ama manzara eşsiz çok çok çok güzel. Burada biraz soluklanıp çay kahve içebilirsiniz.







    Yine bu yoldan devam ettiğinizde Güvercinlik vadisini görebilirsiniz. Bu vadide de kayalara oyulmuş güvercin yuvaları görürsünüz. Ve bir sürü güvercin tabii. Ayrıca bu noktadan Uçhisar kalesi de çok güzel görünmektedir.





      Kapadokya’nın belli başlı, illa ki görülmesi gereken yerlerini anlattık. Bunların haricinde Çavuşin köyünü, Aynalı Kiliseyi, Asmalı Konak dizisinin çekildiği Mustafa Paşa köyünü ziyaret edebilirsiniz.

 Bu konak şimdilerde otel ve restoran olarak hizmet veriyor. İçini merak ettiğimizden hadi girip bir şeyler yiyelim dedik ve un helvası sipariş ettik, harikaydı. Tavsiye edilir.
Aynalı Kilise




           Dizideki ilk konakta yangın çıktıktan sonra Ürgüp’te bu konağa benzeyen bir konak inşa etmişler ve hayli ziyaretçisi vardı bu konağın da.



   Gün boyunca doya doya geziliyor. Çok yürünüyor. Bu yüzden rahat bir ayakkabı tercih etmek gerekiyor. Bir şapka, bir güneş kremi ve bir şişe su da hayat kurtarır bizce, aklınızda bulunsun. Bir de mutlaka  bölgenin önemli noktalarını içeren bir harita yanınızda bulundurun. Bu noktaları birbirine bağlayan bir çok yolda çok faydalanabilirsiniz.  Gelelim gece etkinliklerine. Çok yorgun olduğunuz için muhtemelen otelinize gidip dinlenmek isteyeceksiniz ama öyle yapmayın: ) Çok eğlenceli, yöresel  dansların sergilendiği ve lezzetli  yemeklerin olduğu Türk gecelerine katılmadan dönmeyin. Biz iki kez gittik. İkisinde de tercihimiz Uranos Sarıkaya Restoran oldu. Burası hem mimari özelliğiyle hem de lezzetli yemekleri ve güzel eğlence programıyla keyifli bir gece geçirmemizi sağladı.





Testi Kebabı

   Tabii ki bitmiyor. Kapadokya’ya zaman yetmiyor: ) Başka başka neler yapılır? Seramik atölyeleri gezilir mesela. Civarda çok fazla atölye var, biz yol üstünde bulunan Çavuşin seramik  atölyesine girmiştik. Burada hem çamurdan seramik yapımını izleyebiliyor hem de dilerseniz kendiniz deneyebiliyorsunuz. Bizim böyle bir girişimimiz oldu çok keyifliydi ama yetenek sıfır: ) Daha sonra bu atölyelerin alışveriş yapabileceğiniz yerleri var oralara yönlendiriliyorsunuz ve özellikle de kadınlar için çılgın saatler başlıyor : )














       Seramik demişken Avanos’ta bulunan Türkiye’nin ilk ve tek yer altı müzesi olan Güray Müze’yi ziyaret edebilirsiniz. Bu müzedeki eserler tek kelimeyle büyüleyiciydi. Aynı zamanda müze içinde çay-kahve keyfi yapabileceğiniz  hoş alanlar, bir de şömine var. Yerin 20 metre altında keyifli dakikalar geçirebilirsiniz.











    Eğer turla gitmişseniz muhtemelen bir oniks  taşı fabrikası, bir halı atölyesi ve bir şarap üretim merkezi gezeceksiniz ki turun bir avantajı var, bu yerlerde önce üretim aşamaları, üretim yerleri gezdiriliyor. Sonra alışveriş kısmına geçiliyor. Kendiniz gitmişseniz buna pek imkan yok maalesef.

   Oniks bu bölgede çıkan ve işlenen taşlardan biri.  Bu taştan süs eşyaları ve takılar yapılıyor. Özellikle çok hoş takılar var insanın hepsini alası geliyor.







   Bizim en çok beğendiğimiz yerlerden birisi de turla gittiğimizde uğradığımız halı atölyesi oldu. Özellikle de halı showu bir harikaydı. El emeği, göz nuru birbirinden kıymetli ve özel halıları isterseniz satın alabilirsiniz.






           


     Gelelim başka bir noktaya. Kapadokya bölgesinde yetişen üzüm bağlarından yapılan şaraplar var bir de. Bu şarapları Turasan ya da Kocabağ şarapçılıktan temin edebilirsiniz. Ayrıca buralarda tadım da yapabilirsiniz. Turasan ,Ürgüp’te; Kocabağ ise Uçhisar –Göreme yolu üzerinde bulunuyor. Biz hangisini daha çok beğendik : Kocabağ : )








       Lezzetlerden bahsedecek olursak testi kebabı ve kuru fasulye listede başı çekiyor. Testi kebabı için Göreme’de Dibek restoranı tercih edebilirsiniz. Bunun yanı sıra Avanos’ta Dayı’nın yeri-Ürgüp’te Han Çırağan  güzel  lezzetler bulabileceğiniz mekanlardan.

     Çok yoğun bir o kadar da büyüleyici bir rota Kapadokya. İlk kez gidecek olanlar neden daha önce gelmediklerine hayıflanacaklar. Bir kez giden bir daha bir daha gitmek için sabırsızlanacak. Ulaşım olarak da hiçbir zorluğu olmayan bu masal diyarına gitmek için çok beklememek gerek. Çoğu insan  Kapadokya’ya gitmek istiyorum der ama hep erteler. Burası ertelenemeyecek kadar özel bir yere sahip. Geriye dönüp baktığımızda Kapadokya anılarımız ve fotoğraflarımız olmasın mı : ) Biz böyle bir güzelliğe sahipken kıymet bilmeli ve kendimizi ödüllendirmeliyiz. Şaşırmak için, büyülenmek için, hissetmek için… Biz gittik mutlu olduk.Sıra sizde!


                                                 ROTAMIZ MUTLULUK!